Bir ağaç gibidir insanlık, yüz yıllar boyu yaşamış ve arkasında hep bir iz bırakmıştır. Yaşam arkalarındaki izleri toplar insanların ve ağaçlar gibi onlarla beraber yaşar. İnsan varlığı ister ve var olmak insanın temelidir. Bir varlık gösterebiliyorsa mutludur insan, bir şeyler yapabilmek ve yeniliği sağlayabilmek gibidir insanlığa biçilen kaftan. Bir yol vardır insanın aklında ve insan her gün o yolu yeni şekillerde tasarlayarak devam ettirmeye çalışır yaşamını. Toprak ağaca can olur, tamamen doğaldır ağacın köklerinden 100 yıllara ulaşan o mirası. Toprak hayat verir ve bir ağacı bütünlüğe ulaştıran sadece tanrının yüce gücüdür. İnsanın çabalarıyla birleştiği zaman insanlıkla büyür gider...
Bir ağaç gibi nesillerde büyür gider toprakta, yerküre üzerinde milyarlarca beden, trilyonlarca düşünce, trilyonlarca inanış... insana var olmayı öğreten aslında doğanın varlığıdır. Doğa var olduğu sürece insan var olacaktır. Doğa varlığını sürdürdükçe insan insan olmayı öğrenmiştir. Bir ağacın öyküsünde her şey büyür, dostluklar, kavgalar, yaşamlar, sıkıntılar, inanışlar, verilen sözler, düşünüşler... kısacası insanlıktır ağaçlar. Bir ağacın dibinde verilen sözler vardır mesela ya da bir ağacın gölgesinde oynanan oyunlar... düşlerimizi hep bir ağacın gölgesinde kurarız. Ağaç insanlığa emanettir ve yıllar içinde onunla yaşlanacaktır. Tohumunu kimin attığı bilinmez ağacın ama o tohumu atanın yüreği ve aklı hala o ağacın tohumunun olduğu yerde varlık bulur.
Dünya güzelliklerini hep bir emeğe borçludur ve bir emeğin sürekliliğine. İnsanlar nesillerinden aldıkları eğitimler ile insanlığı keşfeder ve varlığını sürdürürler. Atalarımız ve köklerimiz bunun için kutsaldır bizim için ve kutsal kalacaktır. Dünyadaki en büyük mirasımız nedir bilir misiniz? Hemen söyleyeyim, bıraktığımız fikirlerdir, yolumuzda var olmayı seçenlerdir, inanışlarımızdır ve sürekliliğimizdir. Bir yol ancak bizim emeklerimiz ile büyük bir güç ve varlık haline dönüşecektir. Yaptıklarımız ve yapacaklarımız hayatın getirileri ve götürülerini yaşadığımız her an emeklerimiz ile süsleyecektir. Belki de dünyadan ben göçüp gittiğimde bu satırlarım kalacaktır geride. Benim gibi düşünen binlerce yürek oluşacaktır. Belki bugün değil ama yarın ben var olacağım...
Varlığımı sürdürmek benim varlığımın sürmesi değildir sadece, benim hayatımın sürmesi değildir. Herkes bıraktıklarıyla var olacaktır bu dünyada, sakın unutulmasın. Arkamızdan bakacaklar bizleri ananlar sadece bıraktıklarımız ile hatırlayacaklar. Hepimiz için "güzel olan" en güzel düşüncedir benim için. Unutmayın ki herkes ama herkes insanlığa bir miras bırakmak ister. Bugün bir ağaç dikelim toprağa ve bir miras katalım doğaya, koruyalım onu, yüz yıllar sonra belki de o ağacımız ile hatırlanacağız... unutmayalım biz veya bizler geçiciyiz, varlığımızı sürdüreceğimiz yıllar sınırlıdır ancak bıraktıklarımız her zaman varlığını sürdürecektir...
Doğayı sevin ve yeni bir ağaç dikin. Ağaç sizinle büyüyecek ve sizden sonrada sizi anlatacak en önemli şeydir. Bugün ben TEMA vakfına https://www.tema.org.tr/ adresinden 30 adet fidan bağışında bulundum. Sizlerde bu yazıyı okuyanlar olarak bağışlarınızı bu adres üzerinden yapabilirsiniz.
Erol SÖĞÜT
https://cdn-tema.mncdn.com/Uploads/Certificate/7d831dcb-bc89-4049-aa81-5b73a2bae557.pdf
Twitter: https://twitter.com/erolsogut
İnstagram: https://www.instagram.com/erolsogutofficial
Yorumlar
Yorum Gönder
Sadece yazılarla ilgili mesajlar yayınlanabilir.