Öne Çıkan Yayın

2024

 Hepimiz iyi ve kötü tecrübeler edindiğimiz bir yıla veda edeceğiz ve hepimizin istekleri, umutları, hissettikleri ve anladıkları, anlayamadıkları, güzel, kötü hatıraları, hikayeleri ve günleri oldu. Her insan bir başlangıcın hikayesi aslında ve her başlangıç vaktinin anıları ile geçiyor. Saatler eskiyor, günler eskiyor, hepimiz tecrübeler ediniyor ve yaşlanıyoruz. Yaşlanmayı hep tecrübelerle sabit tutan biriyim ki bu bana insanlara saygı duymayı öğreten en önemli şey olmuştur. Her yıl insanın bir mevsimidir, her yıl insanlar umutlar içinde hikayelerini sürdürmek isterler... Bu yıl da hepimizin yaşadığı eksik, fazla ya da beklenmedik olayları ve yaşantıları oldu, hepimiz bir yapbozun parçalarıyız ve paydaşlarıyız. Aynı oksijenin içerisinde farklı bir sürü hayat ve hikayeler. Çok büyütür insan bazen yaşadığı şeyleri, çok anlamlar yükler ama en basitinden hepimizin bir paydaş olduğunu anlamamız ve hayatın içinde bir parça olduğumuzu kabul etmemiz gereklidir. Hikayelerimizin hep birleşece

Bizi Biz Yapan Noktalar

 İnsan ve toplum olarak bir şeylere olan tutkularımızla yaşarız dünya üzerinde. Her şekilde bizleri ayakta tutan bir tutkumuz vardır ve o tutku için yaşayabiliriz derin derin izler bırakarak hayatımızda. Çoğumuzun aslında kayıp ettiği bir şeyler vardır içinde ve umursadığı... toplum olmak zor olsa bile birleşince her türlü zorluğun üstesinden geldiğimizi kabul ederiz ancak bugün sizlere bahsetmek istediğim şey daha ötesinde bizi biz yapan şeyler olacak. Bizi biz yapan düşünceler ve düşünce kalıplarıyla barışalım artık...

Kimimiz kendimizde yarattığımız bir maneviyat ile besleniriz dünyadan, kimimiz başkalarının bakışından ya da başkasının bizi nasıl görmesini istediğimizden. Biraz acı olacak ama başkaları için tasarlanmış hayatlar yaşamaya çalıştığımız doğru. Başkasının gözünden kendimizi değerlendiriyoruz çoğu aşamada. Çoğu kez "insanlar ne der?" algısı ile düşünüyoruz mesela. Düşüncelerimizi kısaltmakta denebilir buna, hiç birimiz yaşamak istediği şeyleri yaşayamıyor ve herkes bir diğer insanın düşüncesiyle yoluna devam ediyor. İnsanların bakış açılarından kendimize bakıyoruz.

Asıl olan biraz özgür ve kendimize özgü seçimler yapabilmeyi isteğimiz aslında. Kendine özgü hedefler belirliyor olmamız ile bu kalıbı anlatıyoruz insanlara. Bizler insanlar olarak kendi düşüncelerimizi hiç önemsemiyoruz ya da bizlere alıştırılan toplum modelinde yansıtılan şekillerin unsuru bu... 

Şekiller üzerinde uzlaştığımız ve düşünceler üzerinde durduğumuz kadar kendimizin neler yapabileceği ve başarabileceğimizi düşünelim. Yarın bir gün bir şekilde hayatımıza baktığımızda anlamlı kılan bir şeyler armağan etmeyecek miyiz dünyaya, varlığımızın özünde neler var, ne çıkabilir bizlerden ömür boyu?

Düşüncelerine ses vermeni istiyorum, neler değiştirebildin bugüne kadar, neler ifade ettin, ne anlattın, sadece maskelerle mi yaşamayı seçtin, sana biçilen rollerde oyunlar oynamak sana bir hayat kazandırabildi mi?

Sorular içe dönüşlerin başlangıçlarıdır, ruhumuza sorular sorabilir ve onları dinleyebiliriz. İç sesimizle hayata dönmeye başlamalıyız. Düşünceler güzeldir ve her düşünce bir varlık yaratacaktır. İyi olmak için neler yapabilirsiniz, iyi olmak için uğraşın, iyiyi isteyin ve düşünceleriniz ile iyi olmaya çalışın.

Varlığımız iyilik yapmak için yaratıldı ve bunu kendimize borçluyuz, diğer insanlardan farklarımız olmalı hayatta, çok ince bir şekilde ayrılmalıyız diğer insanlardan, özetleyeceğim şey şu iyilik yapan her zaman kazanacaktır. İyilik yapmaya devam edin. Bu hayatta içe dönüşlerimizle ruhumuzu iyi olmaya yönlendirelim.

Şimdi sizlere soruyorum başkasının gözünden kendinizi değerlendirmeye daha ne kadar devam edeceksiniz, içe dönüş zamanınız gelmedi mi? İçimize dönelim ve hayatı anlamlandırmaya çalışalım. Bizler gelip geçiciyiz...

Erol SÖĞÜT

Twitter: https://twitter.com/erolsogut
İnstagram: https://www.instagram.com/erolsogutofficial

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

100. Yılımız Gururla, Sevgiyle ve İlelebet

Aşk Bir Ömrün Hikayesidir XXVII / 2 - İyi ki Doğdun

3 Aralık Dünya Engelliler Günü