Kayıtlar

değişim etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Öne Çıkan Yayın

2024

 Hepimiz iyi ve kötü tecrübeler edindiğimiz bir yıla veda edeceğiz ve hepimizin istekleri, umutları, hissettikleri ve anladıkları, anlayamadıkları, güzel, kötü hatıraları, hikayeleri ve günleri oldu. Her insan bir başlangıcın hikayesi aslında ve her başlangıç vaktinin anıları ile geçiyor. Saatler eskiyor, günler eskiyor, hepimiz tecrübeler ediniyor ve yaşlanıyoruz. Yaşlanmayı hep tecrübelerle sabit tutan biriyim ki bu bana insanlara saygı duymayı öğreten en önemli şey olmuştur. Her yıl insanın bir mevsimidir, her yıl insanlar umutlar içinde hikayelerini sürdürmek isterler... Bu yıl da hepimizin yaşadığı eksik, fazla ya da beklenmedik olayları ve yaşantıları oldu, hepimiz bir yapbozun parçalarıyız ve paydaşlarıyız. Aynı oksijenin içerisinde farklı bir sürü hayat ve hikayeler. Çok büyütür insan bazen yaşadığı şeyleri, çok anlamlar yükler ama en basitinden hepimizin bir paydaş olduğunu anlamamız ve hayatın içinde bir parça olduğumuzu kabul etmemiz gereklidir. Hikayelerimizin hep birleşece

Dünya ve Evren

 Güncel olaylara bakış açılarımızla dünyaya bir şeyler katmaya çalışan insanlarız. Dünyaya hepimiz bir şeyler katmaya ve adımlarımızı yeni bir şekilde atmaya çalışıyoruz. Dünya üzerinde her ülke vatandaşlarını ve stratejilerini geliştirmek yönünde amaçlarını ve yönelimlerini seçmiş durumda.  Tüm yaşayan kişilerin olmak istedikleri yerler ve amaçları bulunmaktadır.  Güzel gelecekler inşa edebilmemiz için bizlerinde gelişim göstermesi ve konularına hakim değerli bilim insanları yetiştirmemiz önemli bir etken ve eğitim de geliştirilebilir boyutlarda yenilikçi yaşamları göz önüne almak durumundayız. Yenilik ve değişimin öncülüğünde bir yol belirlememiz ve daha akılcı unsurlarda birleşmemiz gereklidir. Yeni amaçlar belirlememiz ve yeni sonuçlara ulaşmamız gereksinimimizdir. Yollar uzun gelse bile insanlar tarih boyunca kendilerini yaşatacak yollar bulmuş ve yöntemler üzerinde çalışmıştır. Yaşayışımıza anlam katmak bizim elimizde ve her yapabileceğimiz şey ölçüsünde yeniden varlığımızı kanıt

Güçlü olmak

 Bugün sizlere var olmaktan bahsedeceğim, nasıl yani sorusunu sorduğunuzu duyar gibiyim. Varlık ve var olmak arasında çok büyük ve derin bir fark vardır. Hepimiz bir varlığız can taşıyan, hepimiz sınırlı kaynaklarımız ile güzel şeyler yapmaya çalışan ve hep bir şeyleri oldurmaya çalışan yapıların ürünleriyiz. Sayfamı okuyan herkes için bu böyledir. Varlığınızı hissettirirseniz dünyaya ve bende varım diyebiliyorsanız iyi bir insansınız demektir, bir şeylere adım atmak ve adımların güçlenmesini sağlamak, işte bütün mesele bu... bugün ne yapabilirsin dünyaya, bugün ne yaptınız, ne armağan edebildiniz insanlara ya da varoluşunuza. Bir şeyler üretmenin sonsuz inancına inanarak bir şeyler planlamanın gücünü taşımaktayım. Günler geçip gidiyor ama insanlığa yararlı olmadıktan sonra hiç birimiz varlığa armağan katamayız. Güçlü olmalıyız, yaptıklarımızla ve yapmak istediklerimizle, sonsuza kadar dik durabilmenin gücünü taşımalıyız. güç bunun sonrasında gelecektir, insanlar kendilerini bazı zaman

Yapay Zekalı İşler

 Bugün sizlere teknolojinin evresini oluşturan yapay zeka simülasyonlarının varlığını ve büyüyen teknolojiler üzerinde durmayı anlayış edinen bir bilinçten söz etmek istiyorum. Son derece akıllı ve bir o kadar gelişmeye açık bir önermeler bütününü hayata geçiriyorlar, en basit örnek verebilmek gerekirse Apple'ın yaptığı Siri isimli bir yapay zeka işlevi. Artık Siri gündelik sorularınıza verdiği yanıtlarla değil sizi yönlendirici ve sizi etkileyebilen bir zeka ile işlevini yerine getiriyor. Son derece hızlı bir şekilde sizi anlayıp, sizlere akıllı cevaplar verebilme modifikasyonunu edinmiş durumda. Bu yazılımla yönetilen bir teknolojiden çok yapay bir aklın işlevini bizlere ve geleceğe adapte etmek olarak algılanabilir. Makineler ile yaşayan yeni nesillerimiz olabilir ve güçlenerek bizden bağımsız hale gelebilirler. Sürekli günden güne yenilenen ve büyüyen teknolojik hamlelerin sürekli insanların işlevlerini edinmeleri teknolojinin insan hayatına ne kadar müdahale edebileceği ile de

Teknoloji Vadisi

Kuzey Kaliforniya'da San Francisco Körfez Bölgesi'nin güneyinde kalan bir bölgeyi anlatmak istiyorum sizlere. Sizlerin de bildiği gibi bu yer hepimizin hakkında az çok bilgi sahibi olduğu gençlerin ortak ilgi noktası Silikon Vadisi... Konumu ve bölgesi haricinde sizlere bugün bu oluşumun kilit noktasını anlatmak istiyorum. Biraz olsun beynimizi özgür bırakarak bu noktayı inceleyelim. Kilit noktası dememin sebebi şu ki bir yerin neyi meşhurdur, bir yerin neresini en çok gezersek o yer hakkında bilgi sahibi oluruz, vs. gibi sorularımızın ötesinde amacım sizlere bir paydayı anlatmak. Bu yerin bir özelliği ve meşhur olan bir tarafı yok, bu yeri anlamak için öncelikle bulunduğunuz zihin gelişimlerini güçlendirmek gereklidir. Stanford Üniversitesi ve bu yerin yapısı hakkında bilimsel bir bağ kurmak mümkündür. Oluşumunu incelediğimiz zaman anlayacağımız dahice bir fikirden meydana geldiğini söyleyebilirim. Bu yeri özel kılan tek şey fikre bağlı oluşumların değer bulduğu ve hayata geçi

Üretim ve Ekonomi

 Dünyadaki tüm projelerin üstüne bir projede ülkemiz adına üretmek ülkemizi çok ama çok ileri taşıyacaktır. Gelişim ve dönüşümün önündeki vurgulamak istediklerimiz ile yeni yollar çizmek ve yeni yollarımıza gelişim düşünüşlerini tanımlamak durumundayız. İnsanlar olarak görevimiz her an yeni bir şeyler düşünmek ve yeni bir şeyler üretmektir. Üretim bu yüzyıllarda ülkelerin kaderlerini belirleyecektir. Bir düşünüş ile bir şeyler yapmak durumunda kalan insanoğlunun bu dönemlerde yeniliği bulması ve yeniliği bir ihtiyaç haline getirmesi gereklidir. Yıllar içinde büyüyen ekonomik politikalar ve kalkınma planlarının oluşumlarına baktığımızda ekonomik kalkınmanın da ne kadar önem taşıdığını görmekteyim. Ekonomi modelleri üzerine düşündüğümüzde iyi anlayabileceğimiz insanlar arasında yine geçmişteki bir çok bilim insanı ve felsefe insanı yer almaktadır. İnsanların bilim ve felsefeye bakışları ve öngörecekleri yeni modellemeler yenilik unsurlarıdır. Ekonomiyi anlayabilmek için öncelikle 1723 -

Dünya Kadın Hakları Günü

 Bugün Dünya Kadın Hakları Günü, 5 Aralık ve dünya kadınları olarak bugüne sahip çıkmaları gereklidir. Yıl 1934, en önemli devrimlerden birini yaparak Mustafa Kemal ATATÜRK kadınlara "Seçme ve Seçilme Hakkı" vermiştir. Dünyada ilk seçme ve seçilme hakkı Türk kadınına verilmiştir. Vizyon ve misyonun büyüklüğü o yüzdendir bizim ulusumuz için. Mustafa Kemal ATATÜRK'ün bu büyüklüğü tartışılmaz bir vizyon ve misyonun getirisidir. Kadınların yaşamımıza kattıkları ve bizlere öğrettikleri şeyler tartışılamaz büyüklüktedir. Kadın veya adam fark etmez ilk vizyon ve misyonunuzu çizen ve gelişiminde rol oynayan onlardır. Bizim tarihimizde de kadının önemi her zaman ayrı tutulmuştur. Tarihin getirilerini de özümsemek zorundayız. Karahanlılar Dönemi'nde Hakan'dan sonra söz sahibi olan kişi eşi Hatun'dur. Türk gelenek ve göreneklerimizde de kadının yeri ve önemi her zaman ayrı tutulmuştur. İlk kadın Cumhurbaşkanı Vigdís Finnbogadóttir 1980 - 1996 arasında İzlanda'da olmu

Ay Işığı Sonatı

 Her zaman severek dinlediğim bir eserden bahsetmek istiyorum sizlere bugün. İnsanı sakinleştirici ve dinlendirici bir etkisi var. Varlıklarına iyi ki diyebildiğim sayılı eserlerin arasındadır bu eser, zaman zaman klasik müzikler dinleyen biri olarak yazmak istedim sizlere, paylaşmak istedim, bahsettiğim eser "Beethoven - Moonlight Sonata" ya da Türkçe adı ile "Ay Işığı Sonatı"... Beethoven'ın hayatı hakkında kısaca bilgi vermek gerekir ise, 19. yüzyıl klasik müziğinin dehası şeklinde bir niteleme kendisini tanımlamak için uygun görülmüş. Bir müzik dehası olması yanı sıra 10 yaşında Mozart ile tanışması gerçekleşen Beethoven, 18 yaşında ailesinin geçimini sağlamak için çalışmaya başlıyor. Babasının zorlaması ile piyano hayatına başlayan bu dahi bugün adını müziğe altın harflerle yazdırmış. Klasik müzik denildiği zaman ilk akla gelen bir kaç isimden biri ve tartışılamaz bir şekilde müziğin baş harflerini oluşturmuş bir bütünsellik. Dokuz senfoniye hayat veren bu

Dünya Engelsizler Günü

 Merhabalar, ben Erol SÖĞÜT, Spinoserebeller Ataksi tanılı bir engelsizim. Aşk Denize Vurunca isimli şarkının söz ve müzik tasarlayanıyım. "Ağlar Yalnızlığım" adında bir şiir kitabım var ve yeni çıkacak bir kişisel gelişim kitabım olacak. Yayınevlerine kitabımı gönderdim ve onay vermeleri halinde bir yayınevinden kitabım çıkacaktır. İçimde bir şeyler başarmış olmanın mutluluğu ve gururu vardır ve hep adım atarken bir sonraki planımı yaparım. Planların üzerine kurulu bir yaşamım vardır, üçüncü kitabımın konusu bellidir mesela. 4. kitabıma konu arıyorum şu anda. Hayat plan yapmak için kısadır ama gün gelecek ve bunları birileri fark edip belki de beni ulaşmak istediğim noktalara ulaştıracaktır. Söze niye kendinden başladın derseniz şunu anlatabilirim, benim inandığım şey insanların başarabilecekleri ve düşünebilecekleri sürece hayatlarında engelli sayılamayacağı ki hiç bir insan engelli değildir. Bugün Dünya engelliler günü, bugün dünyayı bizim açımızdan görmeye ne dersin? Anla

Fırsat Yaratmak

  Pandemi zamanlarını değerlendirmeliyiz ve yeni önümüzde duran fırsatlara bakmalıyız. Gün geçiyor ve yeni bir günaydın ile uyanıyoruz sabaha, pandemi dönemini bir fırsata dönüştürmek sizin elinizde. Bitkin ve yorgun anlarınızdan artık uzaklaşmak durumundasınız. Evrendeki enerjiyi içimize çekmeliyiz. Biliyorum yaşadıklarımız ve evrende yaşananlar çok ama çok negatif yönlerimizi besliyor zaman zaman. Negatif bakıyoruz hepimiz dünyaya ve negatif enerjimizle negatif yönlü kararlar alabiliyoruz. Bir tutulum sürecini fırsatlara çevirmekte negatif yönlü düşüncelerimizi biraz olsun azaltabilir. "Nedir bu fırsatlar?" derseniz şöyle bir gerçeklik anlatabilirim sizlere. Hayatta yalnız kaldığımız zamanlar çok kısıtlıdır ve yalnız kalabildiğimiz her an düşünmeye devam ederiz. Düşüncemizi negatiflikten ziyade pozitif bir tarafa yansıtmak/eğip bükmek bizim elimizdedir. Çeşitli aktiviteler yapmak, çeşitli filmler izlemek, kültürümüzü genişletmek, çeşitli müzelerin 3d hallerini internetten g

Sağlık

Milyonlarca insan ve bilginin uzandığı küçük bilmeceler. Bizler için küçük ama insanlar için büyük işler başarmaya yemin etmiş binlerce yürek ve yılların birikimleri... bugün sizlere anlatmak istediğim konu hepimizin hayatına dokunan noktalar, onlar bizler için uğraşan sağlık personellerimiz. Gittikçe bilgiye ve bilginin getirilerine inanmaya başladığımız bugünlerde doktorlarımıza ve onların azimli çabalarına yönelik bir yazı hazırlamak istedim. Günlerimiz boyunca bir şekilde kenetlenmeye ve  hayatımızı aksatmadan geçirmeye çalışırken bizler için uğraşan, alın teri döken insanlarımıza bu küçük yazımı armağan etmek istedim. Eğitimlerimize başlıyoruz ve bir noktadan sonra konumuzda uzmanlaşıyor ve gelişim gösteriyoruz. Dünyadaki her konu üzerinde aynı çalışma prensipleri mevcut ve dünya üzerinde her insanın olduğu gibi tüm insanlarda görüldüğü gibi bir çok sorun ve problem ile boğuştuğumuz söylenebilir. Ama bunların hiç biri bir insanın hayatını kurtarmak kadar değerli sayılamaz. Yıllarc

Nasılsınız?

 "Nasılsın?" sorusuna verdiğimiz cevaplar kadar aslında nasıl olduğumuzu bilmenin de artılarını yaşayabileceğimiz durumlar var... her gün ruh hallerimize ve düşüncelerimize maruz kalan bir içsel döngüyü yaşıyoruz. İçsel dürtülerimiz ve değişen ruh hallerimize bir karakter yükleme çabasındayız çoğu zaman. Kişisel düşüncelerin yanı sıra sizlerin hayat görüşleri ve hayattan beklediklerinizi ölçmenizin zamanıdır artık. Bir şeylere uyum sağlama sürecini yaşıyorken bile zorluklar yaşıyorsanız ve hayat beklentileriniz daha ötesindeyse yaşadığınız şeylerin, yeni bir şeyler yapmanın zamanıdır. Değer görmek istiyorsanız hayattan ve kişilerden bir değer bütünü oluşturmanız şart, buda kişisel gelişim ile bağlantılı. Kişisel gelişim düzeyinde bir noktalar kümesi oluşturmalıyız. Sizler için değerli kılınan şeyler başkaları için önemsiz olabilir. Kafamızda net düşüncelerimizin varlığı ile bugün ne yapabileceğimizin, neler başarabileceğimizin sorularına net yanıtlar verebiliyorsak bir şeyler

Eski ve Yeni

 Hepimiz zaman içinde eski yıllarımıza atıfta bulunarak onlara dönmek isteriz. Böyle durumlarda insanların en çok yaptığı şey şarkı dinlemek ve geçmişi yad etmektir. Herkesin geçmişiyle ilgili hatırlamak istediği ve kafasında yer etmiş olayları hüküm sürmektedir. Klasik bir şekilde kalan ve yaşayan insan sayımız ve onların hayata bakışları karşısında olaylara yeni perspektifler bulmaya çabaladığımız zamanlar olacaktır. Bir alışılmış düzeni değiştirmek çok ama çok güçtür,  Yeni nesillere hep bir önceki nesillerin anlam veremeyişleri ve düşüncelerin uyuşmaması bundandır. Hep bir sonraki nesiller teknolojik olarak daha üstün bir noktaya denk geldikleri için hayata bir sıfır daha önde başlarlar. Bizlerden sonraki çoğu nesil de bu durumun içerisinde yer alacak. Bir kültür yapı taşımız üstüne inşa ettiğimiz ailesel alışkanlıklarımız ve hiyerarşiler gün geçtikçe değişecekler. Kültürümüzü sabit kılmak değişen dünyada değişmesi güç bir adaptasyon süresi gerektirse de zaman içerisinde bir şeyler

Aşk

Tam olarak günlerden 27 Kasım 2020, bazen yazmaktan zevk alıyorum böyle şeyler. En güzel duygularımızın başında geliyor aşk ve aşık olduğumuz insana verdiğimiz değer. bugün konumuz "Aşk", konu bile başlı başına bir hikaye... Karmaşık bir şekilde hepimiz aşık olduk ve hepimizin bir çeşit cümleleri var bu konu için, fikirlerimizi ve duygu yoğunluklarımızı ölçmek gibi bir şansımız yok.  Uzun bir yaprak dönümünü yaşıyoruz büyürken ve çok şeylere şahitlik ediyoruz. Zamanımızın hepsinde sevgi üzerine bir yaşantının cümlelerini kuruyoruz, yaşantılarımız ve yaşadıklarımızın yanı sıra bizlere öğrendiğimiz davranışlarımız ve öykülerimiz eşlik ediyor. Ufak bir çocukken bile zamanın içinde kalplerimize öğrettiğimiz şeylerle büyüyoruz. Ne gariptir ki sözcüklerle yaşıyoruz bazen, verilen sözlerimiz ile hiç eskimeyecek biçimde... Günlerimiz gecelerimizi adıyoruz bazen, yıllarımız, aylarımız, her gözünü kapattığında bir şiir oluyor hayat hikayemiz. Üzgün oluyoruz bazen, ağlıyor insan, ağlama

Aşk Denize Vurunca

Resim
  Uğrunda yaşlanacağım çok düşünce var, çok iç sesim... sadece 27 dakika yaşlandım, 27 dakikada yazdığım yazılarda. Şiir yazan bir adamım, şiirleri hep çok sevdim, çünkü kısa cümleler ile bir sonsuzluğu anlatırlar. Müzik dinlerim hep, müzikler hayatımın her parçasında var. İlk müzik ve şiir olarak düşlediğim parçaydı "Aşk Denize Vurunca" elbette ki şarkımın bir felsefesi vardı. "Aşkı denize benzetirim ben, deniz dalgalanıp durulur, gece tüm karanlığa rağmen deniz aydınlıktır ve yıldızlar ile dolunay eşsiz bir şekilde aydınlatır denizleri, deniz her zaman aydınlıktır tıpkı aşk gibi, dipte kum taneleri vardır, onlar küçüktür ve onlar aşkın güzelliklerini anlatır, tutup çıkartman gereklidir güzellikleri, emek harcaman gerekir tıpkı bir kişi gibi, yetiştirmen gerekir onu. Kıyıda ben beklerim." sözleri bu felsefeyle yazılmış bir şiir ve hayalimde ki müzik. Üniversite yıllarımda "Kusursuz Hata" diye bir müzik grubu kurduk çok değerli arkadaşlarım ile, bu şarkıyı

Yeniden Başlamak

Yaşıyorsak bu dünya üzerinde bir anlamı olmalı, bir şeyler yapabilmek ve bir şeylere öncülük etmek durumundayız, insanlar ve yaratılışları bir rastlantı olamaz. Gün geçtikçe büyüyen bu nüfuslar bir şeyler yapmak için var, hepimiz bir amaç uğrunda çalışmak için dünyaya geldik. Tarih ve günümüze bakacak olursak çoğu örnek gösterilebilecek insani değerlerimiz mevcut, yeni çizgi oluşturmak amacımız ve kısıtlı bir süremiz var insan yaşamını varsayacak olursak, değerlerimiz, yanlışlarımız ve öğrendiklerimiz ile bir bütünüz. Etik bir yasa gibi hayatın örgüsüyle yaşıyoruz ve her düşünce de yeni örgüler oluşuyor. İnsan büyüyüşünde örgüler eskitiyor eskiz defterinde. Hayatımızı bizim tasarladığımız ve neler yapmak istediğimizi biz belirliyoruz. Seçimlerimiz ve tercih ettiklerimizle bu deftere taslak hikayeler oluşturuyoruz. Hayatta hiç bir şey bir rastlantı değil ve olmadığını düşünüyorum. Yeni gelişecek her türlü olayın içinde bir neden sonuç ilişkisi hayat buluyor. Yılmak bilmeyen bir yaşam se

Roller ve Hikayeler

 İnsan rol ve hikayelerine bağlı bir değişim durumlarında, her an kendimize biçtiğimiz roller ve bizlere biçilen roller değişiyor. Biçimsellik ile sembolize edilen karakter yapılarımız üzerlerimiz de bir sorumluluk ve hikaye oluştursa da bu sürecin bir parçası olabilmek size bir değer kazandıracaktır. İnsanlar zaman içerisinde kendi dünyaları ve çevresindeki kişilerin beklentileri çerçevesinde onun hakkında oluşacak düşünceleri kırmak istemeyecek bir sorumluluk zincirine sahip çıkarlar. İnsanlara yüklenen bu sorumluluk zinciri biraz insan doğası gereği olsa bile bir yandan da beklentiler ve istekler doğrultusunda gelişen genel bir çizgi oluşturmaktadır. İstekler ve isteme düşüncesi insan bedeninin oldum olası geliştirdiği bir dürtü. İsteklerimiz ve beklentilerimizi nelerin yarattığı konusu ise bir insanın ait olmak istediği dünyayı yaşayıp yaşamadığıyla eşdeğer. İnsan kendisini üst düzeyde ve hayalleri olan bir kişiliğe büründürürse bu onun bir şekilde o amaca ulaşmak için çaba ve gayr

Aforizmalar

 Aforizma özlü ve kısa cümleler ile anlamlı ve etkili bir şeyi anlatmak anlamında kullanılan kısa söz dizilimine deniyor. Fransızca dilinden gelen bu sözcüğün kökeni ise Eski Yunancaya kadar dayanmaktadır. Kısa kelimelerle yapılan bu sanatın günümüze de yayılımı aslında hiç bir zaman bitmeyecek sonu olmayan bir bütün oluşturmaktadır. Aforizma yaratmak ve özlü deyişler günümüze getirmek şimdi zor olsa da, geçmişte bir çok örneklerle hayata geçirilmiştir. Kısa sözlerle aslında çok şey anlatmak bir sanattır ve bu sanat kişinin kendisine ve insanlığa büyük bir miras olacaktır. Bir sözün ortaya atılması ve felsefesi olması çok güzel bir gelişim unsuru. "Bilmediğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir." diyen Sokrates'in bu felsefe bakış açısına baktığımız da aslında merak etmenin ne kadar sonsuz ve bilginin ne kadar sınırsız olduğu gerçeğini adlandırır. Öğrenmenin sonu ve sınırı yoktur, insan hayatında çok şey ile karşılaşacak ve yeni karşılaştıkları karşısında bazen şaşıracak, b

2020 Geride Kalırken

 2021 bir mucize ile gelir mi bilinmez ancak 2020 yılının geride bıraktıkları şüphesiz son derece ağır ve travmalı. Zor bir yılı geride bırakacağız, zor zamanlar geçiriyor ve belirsizliği yeniden yaşıyoruz, yeni gün ve gelecekteki oluşumları bilmeden saniyelik bir yaşantının içindeyiz. İyi insan olabilmek için çok nedenimiz var şu hayatta, gelen ve giden zamanları geri alamıyoruz, bir keşke bırakmamak lazım yaşantımızda, çok ama çok düşünüp ondan sonra bir karara bağlamak lazım tüm yapacağımız ve alacağımız kararları. Bugünümüze şükrederek yaşamalıyız, bir şeyler düşünebiliyor ve yapabiliyorsak, bir şeyler değiştirebiliyorsak bizden şanslısı yok bu hayatta. 2020 bir film de anlatılsa gerçekten güzel bir prodüksiyon ortaya koyacak çok sayıda hikayeyi barındırdı içerisinde. Depremler, çığ düşmeleri, salgınlar, virüsler, hiç okumadığımız kadar sağlıkla ilgili haberler ve takip edemediğimiz bir çok şey. 2020 bizlere bilim ve insan konusunda bir çok şey öğretti... bilim makaleleri ve bilims

Çocukluk

 Biraz çocuk olma zamanıdır şimdi, her insan zaman içinde büyür ve farklı statüler, farklı bireysel hikayeler ile farklı roller oluşturur. Büyüdüğümüz de hiç bir zaman eski hallerimizin yolcusu olmayız. Hayat hayallerimizi de alır ve büyütür. Çocuklukta ne hayaller kurduk bilinmez ancak her türlü olgu da bir yeni kahraman yarattığımız kesin bir olgu. Çocukluk yıllarımızdan aldıklarımızla hayatta var olmaya devam ediyoruz, hayatta ailelerimizden aldıklarımız yanı sıra oluşturduğumuz hayal gücümüz ile şekillenen bir modaya ayak uydurduğunuz kesin. Karakter özelliklerimiz ve neyin doğru olduğu hakkındaki çoğu düşüncemizin çocukluk yıllarından oluştuğunu söyleyebilirim. İnsan bir merdiven gibidir ve her varoluş sürecinde bir basamak daha yaratır dünyasına. Bu çocukluk yıllarına özgü bir durum olsa da gelecek yaşantılarımızda da basamaklarımızı adım adım çıkmaya çalışırız. Tecrübe ve hayatımıza her adım da bir yenisini daha katmayı hedefleriz. İnsan büyüdükçe hedefleri ve düşünceleri de büy

Blog ve İçerik

 Yayınlarım hakkında son zamanlarda geri dönüşler almaya başladım, bu beni fazlasıyla mutlu ediyor. Bir evren parçasındayız ve her şey hayatla bağdaşarak ilerliyor, son zamanlarda günden güne ziyaretçiler ve blogumu gören kişilerin artması beni hayli heveslendiriyor. Boşuna uğraşmadığımın kanıtı bu yazılarımı koyduğum zamanlar hariç gündüz de ziyaretçi alıyor olmam. Profesyonelleşiyor muyum yoksa günden güne takip edilmek beni sevindiriyor mu bu konuyu bilmememe rağmen bir şeylere ad koymak isteğim var. Zaman içinde belki de bu küçük yazılar bir kariyer hedefine dönüşecek. Tutumlarımı hızlı almaya ve kararlarımı net bir şekilde blog üzerinden sizlere yansıtmaya çalışıyorum. Gündelik yaşamımın yanı sıra bir de sizlere yazı yazabilmek uğrunda disiplinli bir çalışma ürünü ortaya koymaya çalışıyorum. Dolu bir planımızın olması ve dolu bir içeriğe sahip olabilmek benim için son derece önem taşıyor. Günden güne konularım ve kafamda oluşturduklarım hafızamda derin çizikler oluşturuyor, bu tut