Öne Çıkan Yayın
İnsan ve Yaşayış Düzeni
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kişisel görüş ve düşüncelerimiz yanı sıra hayatı algıladığımız her an için yaşıyoruz demektir, bir insan ve binlerce hikaye, binlerce öykü, yorumlar ve beklentiler, sahi hep neden daha fazlasını istiyor insanoğlu? Yaşayışımızın nedeni fazla olan şeyler midir? Bir mitoloji aslında bu, insan var olduğu süre içerisinde hep daha fazlasını istemiştir. Tarihe ilgi gösteren insanlar hep daha fazlasını ararlar ve daha fazlasını öğrenmek isterler... bu tarihin kaçınılmaz bir dönüşüm hikayesi olduğunu doğrular niteliktedir. Bin yıl sonra bizleri araştıracak insanların olduğunu düşünürsek, bu dönüşüm kalıcı bir şekil haline gelecektir.
Bizler yollarımızın uzun bir şekilde devam ettiği öykülerimizi yaşarken geride neler bıraktığımızı ya da geleceğe ne armağan ettiğimizi çoğu zaman düşünmüyor ve değerlendirmiyoruz. Bu tutumumuz şu zamanı yaşamak ve değerlendirmek istememizdendir. Çok merak ederim ki bundan bir kaç yüz yıl sonra hakkımızda neler yazılacak ya da çizilecektir. Hepimiz dünyanın bir yerine, bölgesine, coğrafyasına aitiz. Bu durum değişecek mi bunu zaman örgüsü belirleyecektir. Hepimiz zamanlarımıza ait olduğunu düşünerek yaşıyoruz aslında, hepimiz bu zamanın içerisinde kalacağımızı zannediyoruz.
Bugün bir yazı yazdım ve gelecekte şayet bunu okuyan kişiler benim düşüncelerimi varsayım olarak kendi hikayelerinde benimserlerse benim adım ve hürriyetim her an yaşayacaktır. Hikayelerimizin sahibi değiliz hiç birimiz ve hikayelerimizi oluşturan bir yüce gücün temsilcileriyiz. Sınır tanımaz bir şekilde hayatta yapabileceklerimiz ve edinebileceğimiz deneyimler sınırlı olsa bile bugünün dünyasını geleceğe taşıdığımızı fark ederek yaşamak zorundayız.
Sonsuz bir varsayım ile hepimiz hakkında anılacak bir hikayenin olduğunu biliyorum ve hissediyorum, kimilerimiz gelecekte yazar, kimimiz düşünce adamı, kimimiz bilim insanı, kimimiz öğretmen, kimimiz müzisyen, kimimiz yalnız bir hikayenin temsilcisi olabileceğiz. Ancak sonsuzluğun içinde izler bıraktığımızı ve izler bırakacağımızı hiç unutmamamız gereklidir, hepimiz bir aile kurmak, yuva kurmak ve çocuklarımıza bir gelecek sağlamak isteriz ancak bu durum insanın sadece bu dönemden sorumlu olmayacağının simgesi olabilecek niteliktedir... hayat düşünce gücü ile büyüyecektir, her an bir anı bırakmanın derdinde yaşamalıdır insan. Her an sonsuzluğa armağanlar bırakmalıdır.
Hayat bizlere armağan edilmiş birer hikayedir ve hikayeler son bulacak ama izleri hep yaşayacaktır, dünyada insan değerler ile çevresindekilere ve hayata karşı sorumlu birer oluşumdur. Görevimizi iyi yapabilmeyi ve doğru hikayeler oluşturabilmeyi isteyerek hayata devam edebilmeliyiz, her insanın hikayesi farklıdır ve hikayesi onun için değer taşır, saygı bu yüzden tüm unsurların başındadır. Bir unsur ile bir hayat geçirilebilir.
Erol SÖĞÜT
Geçmiş dönemde toplum ve insan hakkında yazdıklarım:
Hikayelerimiz ve Biz
İnsan ve Yaşamak Meseleleri
Biraz Sohbet Edelim
İnandıklarımız
Gelişim Olgularımız
Süreç ve Enerji
Süreç ve Etkisellik
Benim Yolum
Adım Adım İnsan
Tiyatro Zamanı & Dünya ve Bakış Açıları
Dünyaya Bakış Hikayesi
Bilim ve Bilime İnanmak
ETKİ
Kişisel Kimlik ve Yaratılış Hikayemiz
Hayatla Dans Etmek
Hayat Döngüsü İçerisinde İnsanlar
Felsefe ve Yaşam
Bilgi Işığı
Antropoloji - Yaşayış ve Düşünüşler
Otokonrol & Tüketim Alışkanlıklarımız
Bir Yaşamak Meselesi Bu
Gelişim
Bizi Biz Yapan Noktalar
Bir İnsan Hikayesi
İnsan ve Toplum
Felsefe & Hayata Bakış
Kültürel Zaman
Seçimlerimiz
Güncelleme
Yapmak İstediklerimiz
Dünya ve Evren
Yaşlılar / Gençler
Hayat
Dahi Hayatlar
Sosyal Doku
Üretim ve Ekonomi
Eski ve Yeni
Roller ve Hikayeler
İnsan ve Hayat
Yenilik ve Çağ
Herakleitos "Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir."
Twitter: https://twitter.com/erolsogut
İnstagram: https://www.instagram.com/erolsogutofficial
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder
Sadece yazılarla ilgili mesajlar yayınlanabilir.